Her cumartesi, haftaiçi 3-4 poşetle parça parça babanneden eve gelip biriken çamaşırlar itinayla poşetlerden makinanın önüne dökülür. Birer birer makinaya konur. Dolunca kapak kapanır. Deterjan gözüne, bulunan ilk şişeyle deterjan konurmuş gibi yapılır. O gözde deterjan zaten hazırdır. Ve düğmeye basılır.. Makina durunca leğenle gidilip önünde tepinilir, kapak açılınca çamaşırlar boşaltılır, çamaşırlığın yanına anne tarafından taşınır. Orada birer birer silkelendikten sonra, asması için anneye uzatılır. Hatta anne fazla ağırdan alıyor diye ona kızılır. İki ayak bir pabuca sokulur. Her cumartesi.
3 Şubat 2009 Salı
Pratik Yaşam: Çamaşır Yıkama
2 Şubat 2009 Pazartesi
Pratik Yaşam: Çiçekleri Sulama
26 Ocak 2009 Pazartesi
Geometri - Temel Şekiller-1
Çok önceden aldığımız bir kitap vardı: Ya-pa Yayınları-Dörtgen Şeyler (bizdeki baskısı Hobi Yayınları'ndan).. Bu kitabı çok seviyorum, geometrik şekillerin hayatımızda ne şekilde yer aldığını göstermesi açısından güzeller. Bazı resimler çok iyi olmasa da.. Serinin diğer kitapları: Üçgen Şeyler ve Yuvarlak Şeyler..

http://www.montessorimom.com/geometric-cabinet-insets-cards-and-activities/
http://www.montessorimom.com/downloads/geometric_cards_circles.pdf
http://www.montessorimom.com/downloads/sqaure-printouts.pdf
http://www.montessorimom.com/downloads/triangle_cards.pdf
Geçen hafta birlikte portakal yerken, küçükken portakal kabuklarıyla yarattığımız sanat eserleri :) aklıma geldi. Hemen basitçe kare, üçgen, daire kestim. Kalan kabuklardan da bir aydede, bir de kalp yaptım. Bunlar Can'ın en sevdiği şekiller çünkü. Bu kez, Can ilgiyle oyunuma katıldı. Daha benim söylememe fırsat vermeden, hepsini gösterdi.
Değişik malzemeler denemek işe yarıyormuş demek ki..
Bunun dışında, geometrik şekilleri çizmeye çalıştı Can. Kalp çizimini geometrik şekilden sayarsak, kalp, yuvarlak ve üçgen çizimlerinde başarılı oldu. (Çizdiği üçgeni fotoğraflayamadan karaladı ne yazık ki)
Morpa Yayınları - Çok Yaşa Daire kitabını okuduk. Bu hem renkleri pekiştirmek için hem de geometrik şekilleri tekrar etmek için hoş bir kitaptı.

Tüm bu alıştırmalardan sonra, temel şekillerle ilgili bir yapboz yaptık. Yapbozu ben temel şekil kısımları hariç tamamladım. Can da şekilleri yerlerine yerleştirdi.
Temel geometrik şekiller ile ilgili bundan sonraki aktivitelerimde kulanmak üzere bulduğum bazı linkler(Bu kısıma eklemeler devam edecek. Zamanın yettiğince):
http://www.homeschoolblogger.com/homeschoolingmommaof4/Shapes (Burada kendi başına yeterince link var sanırım)
5 Ocak 2009 Pazartesi
Zıt Kavramlar: Sert-Yumuşak

Bu kitabı okurken, bir yandan da okuduklarımızı daha iyi anlayabilmesi için neler yapabileceğimizi düşünüyordum. Pratik Anne'nin bir post'unda gördüğüm sert-yumuşak araba resminden esinlenerek, ben de evde sert-yumuşak zıtlığını öğretebileceğim materyaller aramaya başladım. Öncelikle "bu sert araba, bu yumuşak araba. Bu sert top-bu yumuşak top. Bu sert köpek-bu yumuşak köpek. Bu sert panda-bu yumuşak panda" şeklinde tüm materyalleri tanıttım. Sonra "Hangi araba sert? Hangi araba yumuşak?..." şeklinde onun dokunarak yanıtlamasını istediğim sorular sordum. Daha sonra "sert" ve "yumuşak" kelimelerini telaffuz etmesini istedim(Bu kısımda Can biraz inatçı davranıp, kelimeyi asla tekrarlamıyor. Ben yine de her seferinde, tekrarlamasını talep etmeden ona kelimeleri son bir kez söylüyorum. Tüm aktiviteleri bu şekilde sonlandırmaya gayret ediyorum) Can çok başarılı bir şekilde tamamladı bu aktiviteyi. Ben de kendisine ödül olarak, bir parça pamuk hediye ettim. Off.. Nasıl sevindiğini anlatamam. Nasıl da daha önceden aklıma gelmemiş. Bir parça pamuk bir insanı bu kadar mutlu edebilir mi? Pamuğa önce korkarak dokundu. Sonra 365 Etkinlik kitabındaki pamuklu sayfayı gösterdi, orada pamuktan kardanadam yapılışı vardı, biran önce yapılacak bir aktivite. Sonra pamuğu yanağına değdirdim. Resmen çıldırdı. Pamuğu yüzünde gezdirdi durdu. Bu yumuşaklık çok hoşuna gitti.




2 Ocak 2009 Cuma
Renkler..
Bu küp çok eğlenceli. Bir o kadar da şaşırtıcı.. Can "Oooo portakalı soydum, başucuma koydum" şarkısından esinlenerek portakala Ooo diyordu. Sonra portakal suyu içe içe, bunun sonuna bir de sulu olduğunu belirten bir ek ekleyerek Oooobu adını verdi portakala. Bu kübü her gördüğünde hemen turuncuları bulup gösteriyor ve Ooobu diyordu. Ben de bundan esinlenerek ona şu soruları sordum:
- Limon ne renk ?
- Domates ne renk?
- Yaprak ne renk?
- Babanın arabası ne renk? (Beyaz)
Öyle iştahla yanıtladı ki hepsini. Ben de çok mutlu oldum, herşeyi rengiyle beraber hatırlamaya başladığına göre, renkleri iyice öğrenmiş demektir. Şimdi biraz daha karmaşık renklere geçmenin zamanı geldi..